6 Mayıs 2016 Cuma

Ege'nin Kız Arkadaşı, İsviçre, Biberli Çikolata

17 Ocak 2007

Banu:
Ege geçen hafta bir kıza (adı Işık) çıkma (???) teklif etmişti, kız dün kabul etmiş. Kız önce "biraz küçük değil miyiz?" demişti (kısa süreli de olsa bir sağduyu belirtisi görmek güzel),
Ege de "sen bilirsin" demişti. Neyse işte, artık bi kız arkadaşımız var, ben de "dama, ağaca veya direğe çıkmak yok, ona göre" şeklinde iğrenç anne esprisi yaparak Ege’yi sinir ettim.

Apla:
Bu durumda Ege’nin Begüm’den bir adım ileride olduğunu söyleyebiliriz

Kar hala yağmıyor. Tabu oyununu bir arkadaşlarda unutmuştuk, onu geri alayım diyorum, scrable var, kağıt alırız. Göt kadar bir salon var ama artık en çok kim kiminle kavga etti yablosu yaparak eğleniriz.

Banu:
Sahi, Begüm'ün niye sevgilisi yok? Asil damarı yüzünden kimseyi kendine layık görmüyor mu? Yoksa lezbiyen mi oldu? Ama öyle de olsa ortalıkta birinin olması gerekir, di mi?

Karın yağmaması konusuna gelince, biz de twist'i getirelim bari...

Apla:
Valla bilmiyorum ama hafiften dertlenmeye başlamadım değil…

30 Ocak 2007

İsviçre’den yazıyorum…

Banu:
Merhaba arkadaşlar, ne var ne yok? Biz çok iyiyiz, henüz şaleye geçmedik, kırık çıkık yok, gezip tozuyoruz, bugün Lausan'a gittik, İnönü'nün kaldığı oteli gördük ama restorasyon vardı, orada bir kahve içemedik, Neutchatell yakınlarından geçtik, Aslan sen geldin aklıma, bana bişi yap demiştin ama ne yapacaktım onu unuttum. Hava fazla güzel, sanırım önümüzdeki hafta sahiden dağda ancak piknik yapabileceğiz, ya da çim kayağı. Uzun yazamıyorum, Selami bilgisayarın üstüne kahve döktüğü için şu anda hiç alışık olmadığım bir laptop kullanıyorum. Sonra görüşürüz.
Hepinizi öpüyorum

02 Şubat 2007

Benim İsviçre’de olduğum sırada Şirket’te (bizim bölümde) yeni organizasyon yapıldı, Barış bana bilgi mesajı atmış, atamalar olmuş (ben havayı aldım), ayrıca Melih yeni (ve istemediği) bir göreve atanmış…

Banu:
Tamam, sorun degil. Güneş sanırım senin yerine şef oluyor, bu iyi, onun adına çok sevindim. Sen ne yaptın, öbür tarafta ne zaman başlıyorsun? Melih'in durumu her zamanki gibi can sıkıcı olmuş, bu çocuğa bir kurşun döktürme zamanı geldi de geçiyor bence.
Beni evde yakalaman şans oldu, normalde bugün de dışarıda olacaktık ama bir program değişikliği nedeniyle ben evde kaldım.
Herkes iyi mi? Ben Güneş’e bir mesaj attıydım, e-mail yani, aldı mı? İnanmayacaksınız ama sizleri özledim, Aslan'a söyle size de tatmanız için biberli çikolata getiriyorum, tadımlık ama olsun. İmalatçısından aldik, 50 km ötede meşhur bir yermiş, ancak tadımlık alabildim, pahalıydı biliyon mu...
Herkese selam söyle, kızlara, oğlanlara, hepsine.

Aslan: (konu hanesine “şale bitter'i mitter mi?” yazmış)
Sayın ve değerli Loch Ness kardeşler,
İyi güzel diyorsun da, Barış diyor ki, ben bitter getirdim de, hepsi iğrenmiş gibi yaptılardı, şimdi bize bitter reklamı mı yapıyor, çok üzüldüm. Hani bil diye söylüyorum. İnternetten baktım, Basel foggy moggy görünüyor, hatta haftaya perşembeye kadar güneşli bile olacakmış, yazık. Zam yaklaşık %10 olarak açıklandı, ayrıca yılbaşı parası ve performans olarak da para dağıtılacak, bahtımıza ne düşerse artık. Sayın başkana ve Ege’ye de selam ediyoruz. Melih yeğeninin nişanına Antalya’ya gidecek ailecek ama hava çok karlı, uçak mı, oto mu, otobüs mü, denizaltı mı, karar veremediler. Diğer herkes bildiğin gibi...
İyi eğlenceler. Kurdu azdıran ilk karmış…

Banu:
Barış halt etmiş, ben size "bitter" değil "biberli" çikolata getiriyorum. İkisi farklı şeyler, zaten bitter için ne diye reklam yapayım, bi özelliği yok ki, her yerde satılıyor, ama sen hiç "biberli çikolata" yedin mi?

Aslan:
Yanlış yazmışım, o biberli çikolata getirmiş de, siz beğenmemişsiniz,  bitter başkaymış. Yoksulun çikolata bildiği mi var, karıştırıyorum işte, elimizden tutan, bak bu bitterdir, bu da şudur diyenimiz olmadı pek hayatta.

Banu:
Ay ben bunu okumadan deminki mesajı yazmışım ama ben onun bize biberli çikolata getirdiğini hiç hatırlamıyorum. Eğer o zaman beğenmediysek vardır bir sebebi, mesela onun getirdiği İsviçre'de Bougy-Villars'daki Tristan'dan alınmamıştır falan, bunun sahiden ilginç bir tadı var, yani akşam evde otururken insanın aklına "ay bi biberli çukulata olsa da yesem" diye gelmez ama tadına bakılması gereken bir şey.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder