Yeni Ev Telefonu, Büyülü Kartlar, Apranax

27 Kasım 2002

Taşındık.

Banu:

Arkadaşlarım, dostlarım, sevenlerim,

Nihayet, tam 4 hafta sonra yeni ev telefon numaramızı alabildik. Yani henüz bağlanmadı
ama 1-2 gün içinde bağlanacak. Ben size, seviçten gözlerim yaşararak yeni ev telefonumu bildiriyorum.

Yeni tel.: …

Allayim bu günleri de görecek miydik? Ağlamak istiyorum.

Gerçi kendi evimiz olsa daha çok sevinecez ama, evimiz hakketten güzel, sevdik, tuttuk, yerleştik. Bi sorunu biraz soğuk oluyor. Tabi biz buradaki evlerin sıcağından mutasyona uğradığımız için, yeni evimizin ısısına adaptasyonda bir takım sıkıntılarımız oluyor, bir de evin boyutlarına alışamadık, buradaki evimiz 75 metrekare, 2 odalı kutu gibi bi evdi, yani sağdan say 3 mt., soldan say 4 mt. gibi bişiydi. Bu ev 150 metrekare, 4 odalı koca ev, sankim adeta bir malikane, yatak odasından mutfağa erişmek zaman aldığından, sabahları 5 dk. daha erken kalkıyorum, yani o kadar yaaani...

İşte bele...

Bu mesajı yolladığım arkadaşlardan biri yeni telefonumu ve adresimi Şirket’in İnsan Kaynakları departmanına bildirmem gerektiğini yazmış, mesajını da “bunu da bildirirken ağlarsan bugün işimiz var demektir” diye bitirmiş.

Banu:

Ay ama ööle deme şekoş, sen kirpileri bilir misin? Hiç telefonsuz, internetsiz yaşamak nedir, haberin var mı? Inbox'ına tamı tamına 27 gün bakamamanın acısını hiç yüreciğinde hissettin mi? Ne sefalet çektiyimi sen artık hesap et yaani... Ben ağlamayım da kimler ağlasın? Ama adres için ağlamam, onu telefondan daha çabuk hallettim, en azından bir geceyi bile köprü altında geçirmek zorunda kalmadık.

27 Kasım 2002

Bi arkadaşım, “Sayiden bildi. Nassı yani???” diyerek, “Büyülü kartlar” diye bir .pps dosyası yollamış. Birinci sayfadaki kartların içinden birini seçtiriyor, ikinci sayfada da kartlar var, “seçtiğin kartı içinden aldım” ya da buna benzer bir şey söylüyor, bakıyorsun, hakkaten seçtiğin kart yok.

Banu:

Basit, ikinci gösterdiği gruptaki bütün kartlar birinci gösterdiğindekinden farklı zaten, yani ne tutarsan tut ikinci grupta göremeyeceksin...

Allah kahretsin, gene çok zekiyimliğim üstümde bugün...

18 Nisan 2003

“Ağri Kesicileri Çiğnemek Ölümcülmüş !” diye bir yazı geldi. Çocuğun birine kız arkadaşı, başı ağrıdığı için apranax vermiş, o da apranax’ı çiğneyip yutmuş ve beyin kanaması geçirmiş. Ben de cevap yazdım.

Banu:

Bu olayı yaşamış olan arkadaşın ağrı kesiciyi niye çiğnediği benim açımdan merak konusu, yani siz hiç ağrı kesici çiğnediniz mi? Ben katiyen böyle bir şey yapmadığım gibi aklıma da gelmez, ayrıca bilmediğim ilaçları almadığım gibi almak zorunda kalırsam da mıtlaka prospektüsünü okurum. Yani doğru olan ve izlenmesi gereken prosedür budur, yoksa verilen ilaca, bilir bilmez vitamin muamelesi yapmak diil. Yani sahiden böyle bir şey olduysa yazık tabi çocuğa da, bana pek inandırıcı gelmedi.