09 Ekim 2004
Selami:
Banusu,
Mesajlarına hastayım.
Hele o kişisel yorumların... Esprilere hakettikleri kadar gülmem konusunda bana
yardımcı oluyor. (Amerikan dizilerinde fondaki kahkaha sesleri gibi) Ancak
en çok merak ettiğim; mesajlara o yorumları nasıl eklediğin... Ben yazmaya kalktığımda sadece benim ekranımda yazı çıkıyor o kadar... Üstelik benim klavye mavi de yazamıyor. Anlaşılan sen benden 40 fırın fazla ekmek yemişsin.
en çok merak ettiğim; mesajlara o yorumları nasıl eklediğin... Ben yazmaya kalktığımda sadece benim ekranımda yazı çıkıyor o kadar... Üstelik benim klavye mavi de yazamıyor. Anlaşılan sen benden 40 fırın fazla ekmek yemişsin.
Seni,
Deniz ve Ege'yi çok öpüyorum.
Banu:
Heyooooo, yaşasın,
Selamisi bana cevap yazdı, lay lay lom...
Şimdi datlım gıymatlım,
seni acık aydınlatim dicem ama, önce "ben yazmaya kalktığımda sadece benim
ekranımda yazı çıkıyor o kadar" cümlesiyle ne demek istediğini
anlatabilirsen sana daha çok yardımcı olabilirim. Yani bişiler yazdığımızda
zaten beklenen sonuç, ekranında yazıları görmendir, yani bu bilgisayar
teknolojisinde henüz görünmez mürekkep seviyesine çıkılamadı, zaten öle bişi
olursa monitörü muma tutmamız gerekir ki, kablolar felan erir, olmaz yani.
Diğer soruna gelince
(klavyenin mavi yazması); biz cevap yazarken şeridi değiştiriyoruz, töbe töbe,
yavrım bu dediğin, mesaj formatınla ilgili bişi ki bunu istersen mor, yeşil,
kırmızı, kahverengi, vb. yapabilirsin. Şimdi sana bunun yolunu da öğretecem.
Tabi bunun için Outlook veya Outlook Express kullandığını varsayıyorum.
(Talimatları
sıraladım.)
11 Ekim 2004
Apla:
Banusu, Ege’nin
playstation için benden istediği bir oyun vardı. Ankara’dayken bir kağıda
yazmıştı, kaybettim, e-maille sordum. Cevap verirken hem oyunun adını bildirdi
hem “umarım bu sefer kaybetmezsin” tarzında fırça da kaydıydı. Kaybettim. Yani
diyeceğim o ki, çaktırmadan şu oyunun adını öğrenip bana tekrar bildirir misin?
Banu:
Gran Turismo. Ben
olmasam n'apıcan anlamadım ki!
Apla:
Merci.
Banu:
Evet, en azından ok'den
daha uzun bi kelime.
Apla:
Selami ok diye mi cevap
veriyor?
Banu:
Hayır, senin gameboy
ile ilgili yazışmadaki son cevabın buydu ya, alık ablacım. Selami 20 günde bir
cevap veriyo, daha dur daaa, yeni yazdı çocuk.
Ege geçen gün
"teyzemi arıcam, şu oyunu alıp almadığını kontrol edicem" dedi. İyi,
ara, dedim, aradı, sen yokmuşun Begüm'le konuştu, baya da uzun konuştular,
sonra kapadı telefonu, şöyle mahzun mahzun durdu, sonra da "Begüm'ü
özlemişim" dedi. Ay allayim yoksa akrabalık bağını oluşturmayı başardık mı
ne?
Apla:
Begüm de bana
görüşmelerini şu şekilde özetledi: “Ege aradı, ben de ona ‘Ege annemden ne
isteyeceksen söyle not edeyim, şu anda evde yok’ dedim”.
Banu:
Pis mikrop, benim oğlum
burada duygu yapsın, alçak kızın ettiği lafa bak...
Apla:
Canım işte birbirlerini
anladıktan sonra da sohbet etmişler. Yani lüzumsuz giriş cümlelerinden tasarruf
ediyorlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder