6 Nisan 2016 Çarşamba

Klavyenin Mavi Yazması, Ege'nin Oyunu2

09 Ekim 2004

Selami:
Banusu,
Mesajlarına hastayım. Hele o kişisel yorumların... Esprilere hakettikleri kadar gülmem konusunda bana yardımcı oluyor. (Amerikan dizilerinde fondaki kahkaha sesleri gibi) Ancak
en çok merak ettiğim; mesajlara o yorumları nasıl eklediğin... Ben yazmaya kalktığımda sadece benim ekranımda yazı çıkıyor o kadar... Üstelik benim klavye mavi de yazamıyor. Anlaşılan sen benden 40 fırın fazla ekmek yemişsin. 
Seni, Deniz ve Ege'yi çok öpüyorum.

Banu:
Heyooooo, yaşasın, Selamisi bana cevap yazdı, lay lay lom...
Şimdi datlım gıymatlım, seni acık aydınlatim dicem ama, önce "ben yazmaya kalktığımda sadece benim ekranımda yazı çıkıyor o kadar" cümlesiyle ne demek istediğini anlatabilirsen sana daha çok yardımcı olabilirim. Yani bişiler yazdığımızda zaten beklenen sonuç, ekranında yazıları görmendir, yani bu bilgisayar teknolojisinde henüz görünmez mürekkep seviyesine çıkılamadı, zaten öle bişi olursa monitörü muma tutmamız gerekir ki, kablolar felan erir, olmaz yani.

Diğer soruna gelince (klavyenin mavi yazması); biz cevap yazarken şeridi değiştiriyoruz, töbe töbe, yavrım bu dediğin, mesaj formatınla ilgili bişi ki bunu istersen mor, yeşil, kırmızı, kahverengi, vb. yapabilirsin. Şimdi sana bunun yolunu da öğretecem. Tabi bunun için Outlook veya Outlook Express kullandığını varsayıyorum.

(Talimatları sıraladım.)

11 Ekim 2004

Apla:
Banusu, Ege’nin playstation için benden istediği bir oyun vardı. Ankara’dayken bir kağıda yazmıştı, kaybettim, e-maille sordum. Cevap verirken hem oyunun adını bildirdi hem “umarım bu sefer kaybetmezsin” tarzında fırça da kaydıydı. Kaybettim. Yani diyeceğim o ki, çaktırmadan şu oyunun adını öğrenip bana tekrar bildirir misin?

Banu:
Gran Turismo. Ben olmasam n'apıcan anlamadım ki!

Apla:
Merci.

Banu:
Evet, en azından ok'den daha uzun bi kelime.

Apla:
Selami ok diye mi cevap veriyor?

Banu:
Hayır, senin gameboy ile ilgili yazışmadaki son cevabın buydu ya, alık ablacım. Selami 20 günde bir cevap veriyo, daha dur daaa, yeni yazdı çocuk.

Ege geçen gün "teyzemi arıcam, şu oyunu alıp almadığını kontrol edicem" dedi. İyi, ara, dedim, aradı, sen yokmuşun Begüm'le konuştu, baya da uzun konuştular, sonra kapadı telefonu, şöyle mahzun mahzun durdu, sonra da "Begüm'ü özlemişim" dedi. Ay allayim yoksa akrabalık bağını oluşturmayı başardık mı ne?

Apla:
Begüm de bana görüşmelerini şu şekilde özetledi: “Ege aradı, ben de ona ‘Ege annemden ne isteyeceksen söyle not edeyim, şu anda evde yok’ dedim”.

Banu:
Pis mikrop, benim oğlum burada duygu yapsın, alçak kızın ettiği lafa bak...

Apla:
Canım işte birbirlerini anladıktan sonra da sohbet etmişler. Yani lüzumsuz giriş cümlelerinden tasarruf ediyorlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder