01 Haziran 2004
Ablama
kuzenimizin sevgilisinin resmini yolladım
Banu:
Apla:
Biraz yaşlı gibi
duruyor???
Banu:
Halbuki biz, 18-25 yaş grubu olaraktan gepgenç fidan gibi
delikanlılara layığız ama, ne yapacan işte gönül bu, ota da konar boka da.
01 Haziran 2004
Banu:
Kayınpeder iyi değil,
dün akşam her tarafı şişmiş falan, Deniz orada kaldı, sabaha kadar da tuvalete
taşınmış. Herhalde ödem falan oldu. Ege de "dedeme bişi olur mu?"
diye telaş yaptı. "E oğlum, yaşlı biliyosun, yaşlı insanlar bazen böyle
rahatsızlanır, merak etme" dedim. Bana ne dese beğenirsin: "kendimi
öptürmüyorum falan ama bu onu sevmediğim anlamına gelmez, hiç istemem ona bişi
olmasını". Cumartesi günü Beril'in oğlanın doğumgünü var ve gene bowling
salonunda yapıyorlar, "ulan manyak karı, oğluma kastınız mı var?"
dedim mecburen, biliyosun 2 sene önce Ege’nin, “oğlum dur daha çocuk topları
gelmedi, hop, zop” diyene kadar bowling topunu eline almaya kalkıp kurşun gibi
daaaan diye ayak ucuna düşürmesi üzerine, günü gene acilde bitirmiştik. Ama Ege
zaten "ben hayatta bowling oynamam" diyor. Demek ki neymiş? Bir
musibet bin nasihatten iyiymiş değil mi canım kardeşim. Hayır yani bişi diil,
biliyosun bi top mermisinin düştüğü yere ikincisi düşmezmiş, buradan yola
çıkarak bi daaki sefere bowling topunu tarak kemiklerinin üstüne düşürerek
ayaanı un ufak etmesini bekliyorum. Ondan için bowling topunu hiç eline almaması
en hayırlısı.
Öpüldün şekerim
Öpüldün şekerim
15
Haziran 2004
Banu:
Ay
abla, ne yaptııma inanamayacaksın.
Annemler biliyosun, yengem hasta olduğu için Çeşme'ye geçemediler ve Pazar günü Ankara'ya döndüler. Dün annem telefon etti "oğlanı n'aptınız?" diye. Okullar kapandı zannetmiş, ben de okulların bugün kapandığını söyledim. O da "yani artık burdayız, hani gerekirse..." falan dedi. Ben tabi ki bugün öğleden sonrası için (Ege'nin okulu bugün öğleye kadar) izin almak, Deniz'in başına sarmak, Gülfem'in annesinden rica etmek vb. şekillerde muhtelif çözümler arasında gidip gelmekteyken annem böyle deyince "iyi o zaman yarın Ege'nin okulu öğlen karne dağıtıldıktan sonra kapanacak, babam gitsin Ege'yi alsın" dedim. BEN! Aynen böyle dedim. Annem sanki ona miras bırakmışım gibi sevinerek üstüne atladı ve "tabi tabi, baban alır" falan derken daha fazla dayanamadım. Bayılmışım. Yeni yeni kendime geliyorum. Vay be! Şeytanın bacaanı kırdım mı ne?? Ay aman ben gene de kendi çözümlerimi bi köşede tutarım da, neme lazım…
Annemler biliyosun, yengem hasta olduğu için Çeşme'ye geçemediler ve Pazar günü Ankara'ya döndüler. Dün annem telefon etti "oğlanı n'aptınız?" diye. Okullar kapandı zannetmiş, ben de okulların bugün kapandığını söyledim. O da "yani artık burdayız, hani gerekirse..." falan dedi. Ben tabi ki bugün öğleden sonrası için (Ege'nin okulu bugün öğleye kadar) izin almak, Deniz'in başına sarmak, Gülfem'in annesinden rica etmek vb. şekillerde muhtelif çözümler arasında gidip gelmekteyken annem böyle deyince "iyi o zaman yarın Ege'nin okulu öğlen karne dağıtıldıktan sonra kapanacak, babam gitsin Ege'yi alsın" dedim. BEN! Aynen böyle dedim. Annem sanki ona miras bırakmışım gibi sevinerek üstüne atladı ve "tabi tabi, baban alır" falan derken daha fazla dayanamadım. Bayılmışım. Yeni yeni kendime geliyorum. Vay be! Şeytanın bacaanı kırdım mı ne?? Ay aman ben gene de kendi çözümlerimi bi köşede tutarım da, neme lazım…
Ya işte böle, küçük kardeşin artık
büyüdü. Benimle gurur duydun mu?
Bu arada Ege'nin karnesi hep 5'miş, çok
mutlu olmuş (!). Ben de "demek ki şüpheleri vardı" diye düşündüm.
Neyse, artık herkesden para ve/veya hediye isteyebileceği için çok mutlu.
Bi acele dedesine walkman aldırmış zaten. Alık, halbuki laptop için para
biriktiriyodu, ben de ona "söyle herkese, bayramda seyranda, karne için
falan hediye almasınlar sana para versinler, böylece paran daha çabuk
birikir" dedim ama bi anda gözü dönüyo bunun.
Şimdilik seni öptüm. Sen de beni öp.
Apla:
E
be salak, annemlerin bu tür taleplerden ancak memnun olduklarını anlamak icin
ömrünün 37 yılını harcamış olduğun için git biraz kafanı duvarlara vur.
Banu:
Sen
ne zaman 39 oldun ayol? Giderken 36'ydın?????
Apla:
Yaaa
burada çaylak bir …lı diplomat karısına benim 40 veya üstü olduğumu söylemiş,
kız da geldi bana yaşınız kaç, kocam böyle dedi, dedi. Yıkıldım ama ayaktayım.
Ama yaşı rektifiye etmek zorunda kaldım. Bu aralar keyifsizim 39 diyorum, bazen
daha iyi gunumde oluyorum 37 diyorum. Ama artık 36 bitti.
Banu:
Vay!
"Oşt töpek" deseydin. Oralıları da sevmem zaten, garip garip ne idüğü
belirsiz şeyler yerler. Bi de merak ettim, "çaylak …lı diplomatın
karısı" ne münasebetle sana gelip böyle bişi diyo? Yani densizlik
ananelerinde mi varmış? Memleketlerinde ne kadar densizsen o kadar mı
makbulmuşun? Sen de ona "kilolu musunuz hamile mi?" deseydin.
Apla:
Yani
100 gram fazlası olsa atlayıp derdim ama eksiği var fazlası yok bi kız. Karı
koca fransızca konuşuyorlar, o yüzden de beni pek seviyorlar. Özel olarak
yemeğe davet ettiler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder