17 Ocak 2014
Barış:
Kardeşler,
Bugün icra edilecek CSO
konserine 3 kişilik bilet var. İlgilenen varsa acil bildirebilir mi?
Aslan:
Bir yere konuk
gideceğiz bu akşam. Yoksa Ekini alır giderdim.
Banu:
Valla biz de bir yere
konuk gideceğiz, yoksa Ekin’i alır giderdim...
Kerem:
Ben kel miyim? Tabi ki
daha önceden ayarlanmış bir aktiviteye katılmak durumundayım. Yoksa
…
Barış:
Ekin’i alır giderdin.
Biliyorum
Banu:
Ay çok güldüm, komik
miyiz neyiz...
Aslan:
İçimizde profesyonel
müzikçi bir Ekin var sonuçta. O uyuduktan sonra ben de piyanoda nota okuyarak
iki el çalmaya çalışıyorum. Sanırım Bach’a yetişemeyeceğim.
Melih:
Eğer işim olmasaydı ben
de 2 Ekin’i alır giderdim.
20 Ocak 2014
Banu:
MTV’yi ödedim.
Akşam bana unutturma,
Ege’ye okulun parasını ne zaman yatıracağımızı soracam.
Öpücük, gülücük...
Deniz:
sanada canım benim. ne
güzel bir mesaj bu.
Banu:
Aaaa, ben hep güzel
mesaj yazarım. Hem bu mesajın neresi güzel ayol, yaklaşık 5500 tele değerinde,
onu mu diyosun?
20 Ocak 2014
Banu:
Lan dombililer,
n’apıyosunuz bakim? Hava berbat, pistler boktan ve şalede banyo halısı yok di
mi? Evet evet, kesin öyledir. Deniz de ikide birde “bi ayarlasak da biz de 1-2
günlüğüne gitsek” falan diyor, aslında “bi ayarlasan da...” demek istiyor ama
hiiiiç oralı olmuyorum, çok istiyolarsa kendileri ayarlasın modundayım.
Birlikte gitsek, Ege zaten bizden ayrı takılır, Deniz de otelin lobisinde
televizyonda CNNTÜRK’teki açık oturumu açmaya kalkar, bi de dayak yeriz. Geçen
sefer günübirlik gittiğimizde çekilen bi fotoğrafımız var, suratları bi
görseniz, ben gidelim diye tutturmuşum da Ege ile Deniz zorla gelmiş gibi...
Dün akşam Ege ile Begüm dışarı çıktılar, Ege akşam orada kalacam dedi, artık evin nerelerine kusmuştur
bilemeyeceğim. Yarın akşam da Begüm bize gelecek, birlikte Çalıkuşu
seyredeceğiz.
Neyse, siz kayın
bakalım, biz çalışırız, n’apalım, birilerinin de bu memleket için ter dökmesi
gerek tabi...
Selami:
Sevgili Banucum, iyi
diyelim iyi olalım. Yaklaşık 3 gündür dağda olmama, hatta pistlerin karşısında
bir şalede kalıyor olmama rağmen henüz kaymak nasip olmadı. Neden diye soracak
olursan 2 gündür ablanı almak üzere Cenevreye gidip gelip elimiz boş dönüyoruz.
Türkiyeyi temsille yetkilendirilen ablan, saatinde havaalanında olup, hatta
boarding kartı elinde olmasına rağmen uçağı kaçırmayı başarmış. Niye diye
soracak olursan, ki ben sorduğunu varsayarak devam ediyorum, bilirsin
havaalanlarında iş bankası lounge gibi ablana layık yerler var, gir içine iç
viskini, aç tableti, koy oyununu...Boşver diğer kerizler seni karşılamak için
225 km yol gelseler ne ki, senin oyun rekora gidiyor, tam ortada bırakılır mı?
Üstelik biliyorsunki ertesi sabah uçak yine var. Dolayısıyla bugün sabahtan
yine ablanı almaya gittik, ve şöförlüğümü yapan şeker çifte gereksiz yere
fazladan 500 km yol yaptırdığımız için , özür dilemek babından cenevreyi
gezdir, oaraya buraya götür felan, biraz evvel eve döndük. Yani Allahtan bir
mani/kader çıkmazsa yarın sabah pistler beni bekliyor. Tahtaya vur lütfen.
hepinizi öpüyorum.
Banu:
Ay inanmıyorum yaaa,
vallahi söyleyecek söz bulamıyorum, hele havaalanında ve boarding kartı
elindeyken kaçırması konusu... konu değil yani, o derece. Bi de niye bunu terfi
ettirmiyorlar diye üzülüp durduk senelerce, meğer sakat kadrosundan almışlar
zaten...
Bir şeyi anlamadım, sen
araba kullanmayı bilirsin, niye şoför kullandın?
Selami:
arabalar kiralanırken
her şoför için para ödendiğinden benim adımı yazdırmadıydık, bir de aramızda
bir çift varki , kayak yapmaya değil, gezmeye eğlenmeye geldiler, dolayısıyla
bizim arabanın şoförü o oldu.
(Ertesi gün benim ilk mesajıma cevap veriyor)
Apla:
Ben pazar günü uçağı
kaçırdığım için ancak dün geldim. Başım da davul gibi.
Banu:
Evet, aldım
haberlerini. Selamiye de dedim, boşuna üzülmüşüz yıllarca terfi ettirmiyorlar
seni diye, nerden bilelim sakat kadrosundan işe alındığını...
Apla:
Eşek!
21 Ocak 2014
Banu:
Begüm, bugün bize
geliyosun di mi?
Begüm:
evet. gelmeyim mi?
Banu:
Heee, gelme, istemiyom
seni, töbe töbe, gelecen tabi, dün akşamdan kalmaymışın ya, unutursun falan
diye söylüyorum, ördek...
Begüm:
yav ben kalma filan
degilim. Az icip hizli sarhos oldugum icin daha fazla icmem gerekmiyor. Neden
insanlar bunu inanmiyor? Ege benden daha kotu gozukuyordu.
Banu:
Valla Ege’nin
anlattığına göre ona hiç bişi olmamış, sen zom olmuşun, seni almış, eve
götürmüş, yatırmış, bilmiyorum valla, bana anlattığı bu, ama biliyosun havuza
atlamaya korkarken, soranlara “dalıyoruuum çıkıyoruum” diye anlatıyodu
küçükken, yani ona da ne kadar güvenilir bilemedim şimdi.
Begüm:
kafam donuyordu ama
kendimi kendim yatirdim. Thank you. Oyle hizli uyuyorum ki sarhos olunca.
herneyse Ege nin gizli bir Diva oldugunu herkez biliyordu zaten.
7 gibi sizin evde
olurum.
22 Ocak 2014
Banu:
Apla, annem halamı
araman direktifini verdi. Ben “yaaa anne, kız zaten oraya 3 günde anca
gidebildi, uçacak, kaçacak, kayacak, halamın kulaanı mı düşünecek, kalbi
böbreği falan olsa neyse” gibi bi zevzeklik yapmak üzereyken kadın hissetmiş
olacak ki (ay artık çok fena predictable oldum galiba) “uzak da olsa sağlık
olayı, aramak lazım” dedi, ben de bana verilen görevi yerine getiriyorum.
Yani,
Halamı ara!
Ben aradım mı? Yoooo... Ama benim değil senin aramanı önemsedi niyeyse, Büyükelçi araması havalı olur diye midir nedir...
Dün Feride’yle Kamran öpüştü, n’aaabeeer???
Yani,
Halamı ara!
Ben aradım mı? Yoooo... Ama benim değil senin aramanı önemsedi niyeyse, Büyükelçi araması havalı olur diye midir nedir...
Dün Feride’yle Kamran öpüştü, n’aaabeeer???
Apla:
Halamın kulağına bili
mi oldu? Feride ile Kenan kim? Courchevel'in pistleri şaane seneye beraber ya
buraya ya St Moritz'e gidiyoz
Banu:
Hee, biri "geh bili bili" demiş, o da
bili olmuş. Kızm, sen büyükelçi oldun yürüyüşün değişti valla, lan sağır olmuş
ya, ctsi sabah uyanmış ki Nebi abinin sesi gitmiş... ya da kendi kulağı...
Neyse, uzatmayım, sabah kalkıyor ve sağ kulak sağır, tabi "sabah kalkıyor
ve beyinde pıhtı"dan daha iyi, "sabah kalkıyor, hiç bişiyi
yok"dan daha kötü bi durum. Doktor moktor, kortizon tedavisi falan,
damardan basmışlar kortizonu, halam da akşama kadar, bir rivayete göre 19 bir
rivayete göre 83 kere kusmak suretiylen ruhunu teslim etmek üzereyken kusmalar
durmuş ama kulak hala sağır. Dün MR çekilecekti, sonucunu bilmiyorum.
Olay budur...
Feride ile Kenan'ı ben de tanımıyorum, öpüşenleri soruyosan, Feride ile Kamran onlar, bizim kapıcıyla bakkalın karısı, töbe töbe, yav sen n'olcan böle? Melek'e sor, o bilir.
Ayrıca, Courchevel konusunda sadece "göt, bok, kaka, çiş" diyorum...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder